|
|
Önce Veysel Güney'in mezarını bulun!
12 Eylül'de katledilen devrimcileri, referandum propagandası için kullanan Başbakan Erdoğan ve AKP'ye, katledilen Erdal Eren'in ve cenazesi hala kayıp olan Veysel Güney'in kardeşleri ile yol arkadaşlarının tepkisi sürüyor.
Referandum kampanyası çerçevesinde yapılan propagandalarda, Erdal Eren, Necdet Adalı gibi 1980 12 Eylül Askeri Darbesi'nin katlettiği isimleri kullanan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve AKP'ye tepkiler sürüyor. Oğuzhan Müftüoğlu, Aydın Çubukçu gazetemize verdikleri demeçle AKP'nin bu tutumunu değerlendirdi. Devrimci 78'liler Federasyonu ise Ankara'da konuyla ilgili bir eylem gerçekleştirdi.
Devrimci 78’liler Federasyonu dün Mülkiyeliler Birliği'nde gerçekleştirdiği basın açıklamasında 12 Eylül döneminde idam edilerek hayatına son verilen insanların siyasette kullanılmaması gerektiği bildirildi.
ÖDP Ankara İl başkanı Cevat Özdemir, Halkevleri Genel Saymanı Dilşat Aktaş, Halkevleri Genel Başkan Yardımcısı Samut Karabulut, EMEP Ankara İl Başkanı Selma Gürkan’ın yanı sıra Veysel Güney’in kız kardeşi Meral Karakuş, Orhan Keskin’in ablası İpek Uğur ve Erdal Eren’in abisi Erkan Eren’in katıldığı basın açıklamasını, Ankara 78’liler Derneği Başkanı Hüseyin Esentürk okudu.
Esentürk açıklamasında İstanbul’un bazı semtlerinde idam edilenlerin resimlerinin ve son mektuplarının da olduğu stantların kurulduğunu, hatta bir tır üzerine pankartları monte edilerek evet oyu istendiğini dile getirdi. Esentürk, bu durumun doğal olarak halkın tepkisini çektiğini ifade etti.
Ankara 78’liler Derneği Başkanı, bundan bir süre önce Başbakan’a “Erdal Eren’i, Necdet Adalı’yı ve idam edilerek yaşamı sonlandırılan tüm yoldaşlarımızı kirli planlarınıza bulaştırmayın. Bu kirli politikalardan herkesi men ederiz” diye uyardıklarını belirtti.
'MEŞRU MÜDAFAA HAKKIMIZI KULLANIRIZ'
Esentürk, hükümetin, 8 yıllık iktidarı boyunca, bu konu için hiçbir şey yapmadığını vurguladı. Sandık gözükünce acıların oluşturduğu hatıralara saldırdığını söyleyen Esentürk hükümetin her istediğini yapamayacağını ve her istediğini söyleyemeyeceğini yineledi.
“Derhal stantlarınızda yer alan devrimcilere ait resim, veri, mektup gibi malzemeleri kaldırın” diyen Ankara 78’liler Derneği Başkanı Hüseyin Esentürk açıklamasını, “Değerlerimize saldırıldığında meşru müdafaa hakkımızı kullanacağımız ve bunun bir hak olduğunu basın aracılığı ile kamuoyuna duyuracağız” sözleriyle tamamladı.
Erdal Eren’in abisi Erkan Eren, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, kardeşinin ismini kullanarak siyaset yapmasından aile olarak rahatsız olduklarını, anılarının rahat bırakılmasını istediklerini söyledi.
EMEP Ankara İl Başkanı Selma Gürkan ve Veysel Güney’in kız kardeşi Meral Karakuş, bu olayı kınadıklarını belirten konuşmalar yaptılar.
OĞUZHAN MÜFTÜOĞLU:
Hitler tipi propoganda
Bu tamamen faşist propaganda yöntemlerinin kullanılmasıdır. Goebbels, Hitler’in kullandıkları, insanların kafasını karıştırıcı ve kendi pozisyonlarının tamamen tersi, söylemlerle kitleleri peşine takmaya çalışan bir taktik bu. Tayyip Erdoğan falan değil, onun arkasında faşist kafalı, Goebbels kafalı propagandistleri var ve bunlar onlar tarafından hazırlanıyor. Hitler’in de partisinin adı Nasyonal Sosyalist ya, Hitler’in partisi ne kadar sosyalistse, Tayyip Erdoğan’ın propagandası da o kadar doğru ve samimi. Artık sahtekârlıkta ve ahlaksızlıkta sınır tanımayan bir noktaya ulaştılar. Ben bunlardan çok, Tayyip Erdoğan’ın ve AKP’nin yaptığı bu ahlaksızlıklardan çok; ona bu fırsatı tanıyan, peşine takılan solcuların olduğunu düşünüyorum. Onların bu sahtekarca propagandalara nispeten sanki Erdoğan’ın 12 Eylül ile hesaplaşma derdi varmış gibi olumlu yaklaşan, ‘yetmez ama evet’ diyen, solculuktan – kendi tarihlerinden vazgeçmiş şaşkınlar bu cesareti AKP’ye veriyor. 3-5 tanesi televizyona çıkıp da geveliye geveliye Tayyip Erdoğan’ı destekleyen konuşmalar yaptıkça, onlar da cesaret buluyor. Dolayısıyla asıl sorumlu onlardır.
Aslında Erdoğan’ın samimiyetinin olup olmadığı kriteri çok açık: Veysel Güney’in mezarını bile bulamadılar. 10 yıldır arkadaşlarım mezarını arıyor. Bu ülkenin Başbakanısın, gücün yetiyorsa, varsa niyetin bunu çıkar ortaya. Onun fotoğrafının arkasından solculardan sahtekarca 3 tane oy dileneceğine önce onun mezarını bul.
Ayrıca Tayyip Erdoğan’a bir de şunu sormak lazım: 12 Eylül Anayasası oylanırken ‘evet’ mi verdi, ‘hayır’ mı verdi. Bunu sorsunlar. Gidip 12 Eylülcülerin arkasına dizilip, şimdi de iktidar gücüyle kitleleri kandırmak için 3 tane oy kazanabilmek için, ölen devrimcilerin anısını istismar ediyor. Ama dediğim gibi bu tablonun asıl sorumlusu, o solcu kılıklı şaşkınlardır.
Solculuğun da, devrimciliğin de, demokratlığın da sınavdan geçtiği günler bunlar.
AYDIN ÇUBUKÇU:
AKP herşeyi malzeme olarak kullanıyor
Recep Tayyip Erdoğan, bütün kozlarını oynamak için sahaya çıktı. Bu arada 12 Eylül’ü özellikle yargılama iddiasıyla anayasayı oylatmaya çalışıyor. Bundan büyük puan toplayacağını düşünüyor. 12 Eylül’ün bütün mağdurlarının birleşebileceği bir zemin hazırlamaya çalışıyor. Böyle bir şey öneriyor. Ama 12 Eylül gibi büyük bir felaketi yaşamış halkımız, 12 Eylül ile mücadele etmiş ve 12 Eylül’ün bütün sonuçlarıyla hala yüzyüze yaşayan devrimciler bunun samimiyetsiz ve aldatmacaya yönelik yapıldığını biliyorlar. Erdoğan’ın yüzde 1 oya bile ihtiyacı var. O kadar iddialı giriyor referanduma ve bu iddiayı gerçekleştirmek üzere malzeme edebileceği her şeyi kullanıyor. Bugün bu değerlerin böylesine uluorta malzeme olarak kullanılması elbette kabul edilemez.
|
|
|
